Küresel İklim Değişikliği ve Türkiye İçin Gelecek Senaryoları

30 Mayıs 2024
Küresel İklim Değişikliği ve Türkiye İçin Gelecek Senaryoları

Yeryüzü, iklim değişikliğinin etkileri kaçınılmaz etkilerini ensesinde hissediyor. Türkiye de iklim değişikliğinden en çok etkilenme tehlikesi altında olan ülkeler arasında. Ege’nin serin sularından Anadolu’nun sarp dağlarına, her bir köşesi farklı hikayeler barındıran bu topraklar, ne yazık ki iklim değişikliğinin olası etkileriyle karşı karşıya.

 

Sıcaklık Artışı ve Çölleşme Tehlikesi

Türkiye’nin coğrafi konumu ve buna bağlı olarak sahip olduğu farklı iklim koşulları, onu küresel ısınmanın zararlı etkilerine karşı duyarlı hale getiriyor. Güneydoğu Anadolu ve İç Anadolu ise bu etkilerin en fazla hissedileceği bölgeler olarak öne çıkıyor.

Yükselen sıcaklıklar ve düşen yağış oranları, bu bölgelerdeki su rezervlerini azaltıyor, tarım için kullanılabilir arazileri kısıtlıyor ve doğal yaşam çeşitliliğini tehdit ediyor. Bu durum, su kaynaklarının ile tarımsal alanların azalmasına ve bölgesel biyoçeşitliliğin bozulmasına neden oluyor.


Yağış Miktarında Azalma ve Kuraklık

İklim değişikliği modelleri, Türkiye’nin yağış seviyelerinde düşüş yaşayacağını ve bu durumun kuraklık olasılığını yükselteceğini öngörmekte. Bu gelişme, su tedarik sistemlerini ve tarım sektörünü olumsuz yönde etkileme potansiyeline sahip.

Yağışların azalması, su havzalarının doldurulma hızını azaltarak su rezervlerini olumsuz yönde etkiliyor. İçme suyu kaynaklarının kısıtlı hale gelmesiyle, dolaylı yönden toplum sağlığını da tehdit ediyor.

 

Tarım ve Gıda Güvenliği

İklim değişikliğinin tarım üzerindeki etkileri, tarım ve gıda sektörlerini derinden sarsabilecek faktörler arasında. Beklenen sıcaklık yükselişleri ve yağış düzenindeki değişimler, tarımsal üretimi olumsuz yönde etkileyerek gıda güvenliğini de tehlike altına alıyor.

Artan sıcaklıklar sonucu altüst olan su döngüsü, tarım arazileri üzerindeki yükü artırarak, gıda güvenliği ve bölgesel ekonomilere zarar verebiliyor.

 

Eylem Planları ve Yeşil Dönüşüm

Uluslararası iş birliği, iklim değişikliği ile mücadelede kritik bir öneme sahip. Türkiye, Paris İklim Anlaşması ve Avrupa Yeşil Mutabakatı gibi küresel girişimlere katılarak, bu süreçte aktif bir rol üstleniyor.

Türkiye’nin bu süreçte üstlendiği rol, sadece uluslararası taahhütlerini yerine getirmekle kalmayıp, aynı zamanda yeşil teknolojilerin ve sürdürülebilir uygulamaların geliştirilmesine de katkıda bulunmakta. Bu strateji, ekonomik gelişmeyi teşvik ederken çevre korumasını da güçlendiriyor.